27 Ağustos 2017 Pazar

Strongest Deliveryman Konusu


Aman da aman!Kimler varmış?

Tamam,bu çok iyi bir giriş cümlesi olmadı ama böyle iğrenç bir tatlılıkla bahsetmeye çalıştığım kişi Go Kyung Pyo'ydu.

Adam dur durak bilmiyor.En son Chicago Typewriter dizisinde oynayan aktörün şimdiki dizisi Strongest Deliveryman.

Jealousy Incernate dizisiyle herkesi ikinci adam sendromuna sokan Go Kyung Pyo'yu başrolde görmek sonunda nasip oldu.


Dizi gençlik-romantik olarak geçiyor.Yani fazla bir şey beklememek gerek.Ama bizlere o bile yeter değil mi?

Baş aktrist ise Sassy Go Go'da şirret kadını oynayan Chae Soo Bin.Dizide baya beğenmiştim ama başrol olacağını düşünmezdim açıkçası.Gene yan rollerden hayatına devam eder sanıyordum.


Aslında şu ara birçok güzel aktrist ortaya çıkıp bir anda parladığı için koltuğu sağlam diyemeyiz.Yine de performansına bakıp öyle değerlendirmek lazım.

Size,ben de ilk defa izleme isteği uyandıran ilk Kore dizisi afişi budur desem,inanır mısınız?Afişi gördüğüm anda bir garip oldum.Kalbim küt küt atmaya başladı.Nefes alışverişim değişti.Afişin içine dalıp Gu Kyung Pyo'nun saçlarını karıştırıp yanaklarını mıncırasım geldi.

Chae Soo Bin desen...hatun güzel yahu.Hele ben o motorcu tipi eldivenlerine aşığımdır.Takmam ama aşığım yani.Takan adama da otomatikman aşık oluyorum (öhö öhö,yanlış yerlere çekmeyelim lütfen).

Dizinin Konusu:Go Kyung Pyo ve Chae Soo Bin teslimatçı olan iki karakteri canlandırıyor.Go Kyung Pyo sonradan teslimat şirketinin CEO'su oluyor.Dizi bu ikilinin aşkını konu alıyor.

Ben diziden umutluyum kandaşlarım.Konusu belki klişe kalacak ama ikilinin uyumu ve oyunculuğu diziyi zirveye taşıyacak.

Dizinin fragmanları;





Siz dizinin kadrosu ve konusu hakkında ne düşünüyorsunuz?

En İyi Running Man Bölümleri #4


Umarım sizleri fazla bekletmemişimdir.Ama geç olsun güç olmasın değil mi?


Yazının birinci bölümü >>> En İyi Running Man Bölümleri #1

Yazının ikinci bölümü >>> En İyi Running Man Bölümleri #2

Yazının üçüncü bölümü >>> En İyi Running Man Bölümleri #3

Running Man üyelerini tanımak isteyenlere >>> Bir Programdan Fazlası:Running Man



1)163.Bölüm


Bu bölüm en favori Running Man bölümlerim arasında çünkü konuklar arasında G-Dragon var!

Diğer konuklar Bigbang'den Seungri ve Daesung.

Bu bölümü izleyip de beğenmemişseniz,gözümde dünyaya inen bir uzaylıdan farklı değilsiniz.

Bölümün teması Kraliçe Song Ji Hyo'ya kendini sevdirip servetinden küçük bir pay almaya hak kazanmak.

Özellikle depresif zamanlar için birebir bir bölüm kendisi.


2)190.Bölüm


Angel Eyes diye bir dizi var bilir misiniz?Hah işte bu dizinin ekibiyle Running Man ekibi kapışıyor bu bölümde.

Konuklar;Boys Over Flowers'tan Gu Hye Sun,Bigbang'den Seungri,Personal Taste'deki ikinci adam Kim Ji Suk,Moon Lovers'ın ikinci adamı Kang Ha Neul,Liar Game dizisiyle bilinen Lee Sang Yoon.

Bölüm içinde en sevdiğim kısım merdiven çıkma kısmıydı.Yazık o kadar merdiveni çıkmaktan hepsi harap olmuştu.Bu yapımcıların gerçekten acıması yok valla :)


3)181.Bölüm


Bu bölümün konusu kadar konukları da tatlı.

Two World'den Lee Jong Suk,A Werewolf Boy'dan Park Bo Young,Vampire Detective dizisinden Lee Se Young bölümün tatliş konukları.

Lisedeki kızlı erkekli grupları canlandıran üyeler ve konuklar arasında,iki gizli aşık aşkını yaşamaya çalışıyor.Bakalım ne kadar başarılı olacaklar?


4)242.Bölüm


Jung Il Woo'yu saymazsak enler arasına girebilecek bölümlerden biri.

Konuklarımız Cnblue'nun solisti Jung Yong Hwa,Ft İsland'ın solisti Lee Hong Ki ve Jung Il Woo.Adamı o kadar sevmiyorum ki tanıtasım bile gelmiyor.

Bu bölümü izlerseniz neden sevmediğimi net bir şekilde anlamış olacak ve belki de siz de Jung Il Woo'dan nefret edenler derneğine ismini yazdıracaksınız.

Jung Yong Hwa neden bu kadar tatlı ve sempatik?Sadece onun için bile izlenebilecek bir bölüm.


Güncelleme!

5)362.Bölüm



Sevgili blogger Ashley Yuka'nın tavsiyesiyle izlediğim bu bölüm bir harikaydı!

Konuklar Park Seo Joon ve Kang Ha Neul.

Bölümün teması polis ve kötü adamlar.İki konuğumuz polistir ve bir de gizli bir memur vardır.Gizli memuru ve patronu bulup patronu yakalamak zorundadırlar.Bakalım sandıkları kadar kolay olacak mı?


4.yazımızda buraya kadardı.Sizin de önereceğiniz bölümler varsa zevkle listeme eklerim.Bir dahaki yazıda görüşmek üzere!

26 Ağustos 2017 Cumartesi

Mutlaka Dinlemelisiniz! #7

music tumblr ile ilgili görsel sonucu

Önerilerimin yedinci yazısıyla sizlerleyim.

Yazıyı uzun zamandır paylaşmadığım için baya bir müzik birikti ama en aza indirmeye çalışacağım.

Farklı müzikleri listelerine almak isteyenler,buyrun aşağıya!


K-pop

Savina&Drones - Glass Bridge (The Bride of Habaek Ost)

Gummy - Day and Night (Master's Sun Ost)

G-Dragon - Bullshit


Türkçe

Feride Hilal Akın - Gözlerimi Kapatsam

Birileri - Halledebilirdik

Pera - Vazgeçtim


Yabancı

Max Richter - On the Nature of Daylight (keman solo)

Charlie Puth - Attention

The Wanted -Warzone / Show Me Love

Daddy Yankee ft. Justin Bieber - Despacito

Rixton - Me and My Broken Heart


Yazının 1,2,3,4,5,6.bölümleri.


Bir dahaki önerilerde görüşmek üzere!

The Bride of the Water God Dizi Yorumu


''Ben bu diziyi asla izlemem.'' ''Kesin Goblin çakması gibi bir şeydir.'' gibi büyük laflarıma rağmen diziyi izledim.

Ben dahil çoğu kişi başlıkta ''gelin'' kelimesini görünce akıllar direkt Goblin'e gidiyor.Bir de Tanrıvari bir şeyse,buyrun curcunaya.

Ön yargımın diğer bir sebebi ise başroldeki kızdı.O kadar itici bir görüntü oluşturdu ki bende,izlerken sevmeyeceğimden %100 emindim.Fakat beklediğim gibi bir fiyaskosu olmadı.Aksine oynadığı karakteri sevince kendisini de sevdim.


Dizinin Konusu:Su Tanrısı (Allah'ım affet) olan Nam Joo Hyuk Tanrı taşlarını bulup Su Ülkesinin kralı olmak zorundadır.Tanrı taşları ise insan dünyasındadır.Dünyaya geldiğinde koordinatlarını ve güçlerini kaybeden Nam Joo Hyuk tesadüfen karşılaştığı Shin Se Kyung ile kendini büyük bir aşkın içinde bulacaktır.


Oyuncular


Nam Joo Hyuk / Habaek



Shin Se Kyung / Yoon Soo Ah



Krystal / Moo Ra



Gong Myung / Bi Ryeom



Lim Ju Hwan / Shin Hoo Ye



Dizi hakkındaki yorumlarım;

  • Aynı yıl içinde fantastik kategoride iki farklı ''Tanrı'' konulu diziler çekilmesini biraz garipsedim.Zamanında Master's Sun'dan dolayı hayalet konulu dizilere ilgi artmıştı ama aynı temada farklı bir dizi 2 yıl sonra gelmişti (Oh My Ghost).Olay böyle olunca çoğu kişi diziye ön yargıyla yaklaştı.
  • Baş aktör fazla genç baş aktris de fazla yaşlı durunca pek yakıştırılmadı.Aynı yaş farkı Lee Sung Kyung ile de var lakin Lee Sung Kyung'un yaşını fazla gösterdiği söylenemez.
  • Buna rağmen ikilinin uyumu irrite edici değildi.
  • İdollerin oyuncu olmasına karşıyım fakat Krystal istisnalarımdan biri.Bu konuda gerçekten yetenekli.Dizideki performansı mükemmeldi.
  • Kapsamlı bir yorum yapacak olursam diziyi beğendim.Hikaye hoştu,başlangıç güzeldi devamı da güzel ilerledi.Yılın ilk beşine girer mi?Belki.
  • Aynı kurgudaki tek rakibi Goblin olunca ister istemez karşılaştırdım.Goblin'e göre hatası çoktu,bazı soru işaretleri bıraktı kafamda ama bu,dizinin kötü olduğu anlamına gelmiyor.Sakin kafayla izlenebilecek hoş dizilerden biri olarak listemde yerini edindi.
  • Tanrı Ülkesi'nin dizaynı Amerikan filmlerini aratmadı.Fazlaca özenilmiş olduğu belliydi.
  • Dizide en sevdiğim karakter Shin Se Kyung'un karakteri oldu.Biraz da kendimle bağdaştırdığımdan dolayı sevgim iki kat daha arttı.Ama genelin kolay kolay seveceği bir karakter değil.Klasik Kore tiplemesi kızlarından baya farklı diyebilirim.
  • Ne çok drama boğulduk ne de fazla fazla güldük.Her şey tam dozundaydı ki bu da güzeldi.
  • Bir öpüşme sahneleri var ki,Kore dizileri izleyen biri kolay kolay böyle sahnelere tanık olamaz.Ama bu tutkulu öpücükler Nam Joo Hyuk ilişkisine pek yaramadı.Lee Sung Kyung ile kısa zaman önce ayrıldılar (nedeni bu mudur bilinmez ama ben böyle düşünüyorum :).
  • Gong Myung ile ilk defa bu dizide tanıştım ve çok sevdim.Artık takipçisiyim.
  • Zaten ikizler burcu olunca otomatikman seviyorum.Biz ikizlerin birbirimizden başka dostu yok :/
  • Nam Joo Hyuk'un saçlarını başta sevmesem de olgun bir görüntü yarattığı için sonradan gözüme güzel görünmeye başladı.Ama Allah aşkına,saçını benden başka,zamanın apaçi saçlarına benzeten yok mu gerçekten?
  • Dizinin en sevdiğim ost'u Glass Bridge'di.Mutlaka ama mutlaka dinleyin.
  • Kurgudaki gizemler dizinin devamı için kilit nokta oluştursa da bir süreden sonra sıktı.Lakin finale doğru öyle bir şey ortaya çıktı ki önceki sıkıcı şeyleri bir anda unutturdu.
  • Lim Ju Hwan her zamanki gibi iyiydi bu yüzden onunla ilgili pek bir şey söyleme gereği duymuyorum.
Senaryo okumadan birkaç kare;





Ön gösterim;

Ne kadar da güler yüzlü bir ekip


Ben bu ikiliyi yakıştırdım.Ya siz?

Diziyi gerçekten beğendim.Ufak tefek hataları var tabii ama izlenmezse yazık olur o yüzden ben izleyin derim.


Not:Bu bölümden sonrası replik ve spoiler içerir!


Nam Joo Hyuk'un sağ gösterip sol vurmaları beni benden aldı.






Krystal'in şişme adamı ciddiye alıp öpüşmeye çalışması da kahkahalara boğdu.



Gong Myung'un kılıbıklığa kadar varan sevgisi çok ama çok güzeldi!





Çok güzel bir itiraf değil miydi?





Bu ikili de diziye renk kattı.Ama daha çok görünmelerini isterdim.





Nam Joo Hyuk ve açık sözlülüğü

Tiplere gel ya!

Tanrı hizmetkarı olmanın zorlukları;



Birini sevmek için aranan ilk özellik bu olmalı tabii.


En güzel backhug'lardan biri

Finali yukarıda da belirtttiğim gibi çok sevdim.Ama anlamadığım bazı şeyler oldu.Mesela yarı insan yarı Tanrı olan Lim Ju Hwan gerçekten öyle miydi yoksa Ateş Tanrısı mıydı?Peki rahip ile birbirlerini nasıl tanıyorlardı?

Habeak güçlerini sadece Shin Se Kyung'u kurtarırken açığa çıkarabildi.Ama neden?Bu da bize açıklanmadı.

Diğer Tanrıların vasıfları zayıf kaldı.Sadece bir iki defa oradan oraya ışınlandılar o kadar.

Babanın ortaya çıkan gizemi harikuladeydi!Gecenin bir yarısı ağlamaktan helak oldum.Sabahına şişkin gözler de cabası.

Ceo Shin'in babası ortaya çıkmalıydı bence.Bu da eksiklerden biriydi.

Fakat sonuç olarak beğendim mi?Evet.Biraz daha üstüne düşülseydi yılın ilk üçüne rahatlıkla girerdi.

Umarım diziyi izlerken siz de benim kadar keyif almışsınızdır.Başka yorumlarda görüşmek dileğiyle!

11 Ağustos 2017 Cuma

Orange | Japon Filmi


Kento Yamazaki'ye olan hayranlığımı şu yazımda dile getirmiş ve filmi sırf onun için izlediğimi söylemiştim (söyledim mi?söyledim herhalde.söyledim söyledim).

Ve gene Kento için izleme zahmetine girmiş olduğum başka bir Japon filmi Orange ile karşınızdayım.


Oyuncular

Kento Yamazaki




Tao Tsuchiya




Ryo Ryusei




Kurumi Shimizu




Dori Sakurada




Hirona Yamazaki


Kento ile bir akrabalığı bulunmamaktadır :)


Filmin Konusu:Başrol kızımız Tao bir gün bir mektup alır.Bu mektup 10 yıl sonraki halinden kendisine gönderilmiştir.10 yıl sonraki Tao sınıfa yeni bir çocuk geleceğini (bu da bizim Kento'muz oluyor) ve bu çocuğa dikkat etmesi gerektiğini söyler.Acaba kızımız mektubu ciddiye alacak mıdır?Peki neden bu çocuğa dikkat etmesi gerektiği söylenmektedir?


Film hakkındaki yorumlarım;

  • Bütün Japon filmlerini kendi kötü kategorisinde değerlendiriyorum aklınızda bulunsun.Yani bir Japon filmine güzel diyorsam bu Japon filmleri içinde güzel demek,film dünyası içinde değil.Bir Japon filmine vereceğim en yüksek puan 10 üzerinden 5 olur canlarım.
  • Japon kurgularında bir sıkıntı yok,gerçekten güzeller.Ah bir de işleyebilseler.O zaman büyük filmlerle aynı kulvarda değerlendireceğim ama yok,inadına bazı şeyleri koymaktan vazgeçmiyorlar.Yani evet,bu kriterler doğrultusundaki yorumlarımı okuyacaksınız :)
  • Eğer Japon filmlerini ve dizilerini seviyorsanız mutlaka seveceğiniz bir film.Ama çok da aramıyorum diyenlerdenseniz...eh diyebilirim.Fena değildi.
  • Beni memnun etmeyen kısım finaliydi.Film boyunca zaman zaman şaşırdım,meraklandım,aferin güzel oynamışsınız dedim ama işte...
  • Finali beklediğim gibi değildi evet.Ama sorun beklediğim gibi olmaması değildi,olması gerektiği gibi olmamasıydı (bu cümleyi bir seferde okuyan kişiye benden büyük bir aferin).
  • Japon filmlerindeki klasik sorunlu erkek tiplemelerinden bıktım.Ve şu ana kadar sadece üç tane Japon filmi izlediğim halde.
  • Oyunculuklara gelecek olursak;gerçekten iyilerdi.Ve dram filmi olduğu için aptal aptal hareketler görmeyeceksiniz,merak etmeyin.
  • Altyapısında güzel göndermeler vardı lakin bazıları gerçekliğin fazla dışında kaldı.
  • Sevdim mi sevdim ama izlemesem de olurdu diyorum içimden.
  • Film afişine bayıldığımı belirtmeliyim.Asya dizi-film afişleri genelde özensiz olur ama bu afiş çok güzel,çok yerinde olmuş.

Kısaca Japonların film-dizi kriterlerine alışıksanız ve memnunsanız izleyince seveceğinize eminim.Genel izleyici kitlesi için konuşmak gerekirse;sırf kurgu ve mesajları için izlerim derseniz eyvallah.Sırf Kento için izlerim derseniz ona da eyvallah.Bunun dışında bir sebep arayarak izleyecekseniz önereceğim bir film olmayacak,üzgünüm :)

1 Ağustos 2017 Salı

Suzy ve Lee Jong Suk Ekranlara Birlikte Dönüyor!


İkili SBS'in yeni dizisi While You Were Sleeping için bir araya gelmişti.

Dizinin çekimleri dün itibariyle tamamlandı ve sonbaharda görücüye çıkacak.Tam tarih 27 Eylül.

Dizinin yönetmeni Doctors ve My Love From the Stars'ın yönetmenliğini üstlenen Oh Choong Hwan.

Lee Jong Suk'u en son patlama yapan dizi Two World'de izlemiştik.Suzy ise Kim Woo Bin ile Uncontrollably Fond dizisinde başrolü paylaşmıştı.

Lee Jong Suk'u bir ben sevemedim ama W dizisi gerçekten başarılıydı.Bana bile sevdirdi kendini.İzlemeyenlere mutlaka önerilir.

Suzy'nin Dream High'dan sonra başka dizisini izlemedim.O dizide sevmiştim ama son dizisinin fragmanını izlediğim zaman bende baya kötü bir etki bırakmıştı.

İkisinin kimyası tutar mı derseniz;bilemeyeceğim.Çünkü yakıştıramadım pek.Gene de belli olmaz.Aynı şeyi W için de söylemiştim zamanında :)

Dizide Suzy rüyalarında başkalarının başına gelen kötü olayları görebilen bir karakteri canlandırıyor.Lee Jong Suk'u da savcı rolünde göreceğiz.Bakalım nasıl bir ikili çıkacak ortaya?

Ana tema romantik-fantastik olarak geçiyor.Eğer Lee Jong Suk'un bu dizisi de tutarsa artık onu fantastik dizilerin prensi olarak ilan edeceğiz.

Setten bir kare;


Siz bu ikili hakkında ne düşünüyorsunuz?