Neyi yorumlamam gerektiğini tam olarak bilmiyorum.Ben 2 saat 18 dakika boyunca ne izledim?
Kim Soo Hyun'un Sulli ile birlikte başrolde oynadığı filmin çevirisini bekliyordum uzun zamandır.Hem Sulli'nin nasıl bir performans ortaya koyduğunu merak etmiştim hem de bayadır görmediğim Kim Soo Hyun hasretimi gidermek istemiştim.
O an parmaklarıma felç inseydi de basmasaydım oynat tuşuna.
Film hakkındaki yorumlarım;
Öncelikle filmin konusunu yazmak isterdim ama filmin bir konusu yok.
Filmin türü aksiyon olarak geçiyor ama bu aksiyon kime göre aksiyon?
Film başta psikolojik bir filmmiş gibi bir imaj verdi.Dissoyatif kişilik bozukluğundan bahsedildi falan.Sonra hangi alakaya maydonozsa denizin ortasında yüzen bir adam ve köpek balığı görüp durduk.Tamam da NE ALAKA?
Sahnenin altına dayamışlar gerilim müziğini,dedim herhalde korku filmine dönecek.Sonra durup dururken millet soyunmaya başladı;ha dedim,o zaman +18 bir film.
Sonlara doğru ortaya bir ilaç çıktı,adam birden süper güçlere sahip olup milleti on duvar öteye fırlatmaya başladı.O zaman ne bu?Bilim kurgu mu?
Filmin en büyük sorunu sahneler arasında bir bütünlük olmamasıydı.Olay bir geçmişe gidiyor bir geleceğe;bir süre sonra kayış koptu bende,neyin geçmiş neyin gelecek olduğunu çözemez oldum.
Bir adam diğerine düşman.Öldürmek istiyor.Orada sıkıntı yok.Ama neden öldürmek istiyor?Gökten bize vahiy mi inecekte biz niye öldürmek istediğini öğreneceğiz?Ha senarist?
Kendilerince küçük bir aşk hikayesi yaratmak istemişler herhalde ama cık.Kimin eli kimin cebinde belli değil.Zaten ortada aşk falan da yok ya,neyse.
Adam suyun içinde,su patlıyor sonra başka bir suyun içinde ortaya çıkıyor.Birden kırmızı takım elbiseler giymiş bir halde dans etmeye başlıyor.Allah aşkına,filmi izleyen biri bana bu sahnenin hangi amaçla çekildiğini açıklayabilir mi?
Filmde gereksiz -hem de çok gereksiz- şekilde uygunsuz sahneler var.Sevmediğim birine yalandan önerip işkence çeksin isterim ama ben bile o kadar vicdansız değilim.
Mantık hatalarının anasını ağlatmışlar.Kim Soo Hyun sakız çiğneyip duruyor,çiğnerken yemek yiyor,yedikten sonra çiğnemeye devam ediyor.
Ki niye sakız çiğneyip duruyor bu adam?İlk başta umursamaz imajı verilmek istendiğini düşündüm ama gerekli gereksiz her ortamda sakız çiğniyor ağzını eğe eğe.
Şimdi suçu çeviriye atmak istiyorum ama yıllardır dizi izleyince oluşan kırık Korecem bana yanlış bir çeviri olmadığını bas bas bağırıyor.
Beğendiğim tek şey Sulli'nin oyunculuğuydu.Kimden ders almışsa iyi almış lakin özendiği kadın Dakota Jonhson olunca iş biraz garipleşmiş.
Kısaca izlemeyin canlarım.Berbatın da ötesi bir film.Ben şuan zamanı geriye sarıp,yitip giden dakikalarımı geri getirmek istiyorum sadece.
Önce baktım Park Seo Joon var. ''Gel gülüm biz de seni özlemiştik.'' dedim.Sonra yanında Park Min Young'u gördüm.Herhalde dedim,yanlış gördüm.
Araştırdıktan sonra ise şizofren olmadığıma emin oldum.
Şu ikiliye bi' bakar mısınız?Bu ikili ne güzel ikili böyle?
Park Seo Joon artık Lee Byung Hun kadar değerli Kore'de.Dream High 2'de oynayan o çaylak oyuncu ne ara Park Min Young'un yanında başrol oluverdi?Ne ara bu kadar yükseldi?
Park Seo Joon'u en son Fight My Way dizisiyle izlemiştik.Sonra doyamamış bir daha izlemiştik.Kim Ji Won ile çok güzel bir çift olmuşlar hatta En İyi Çift Ödülü'nü bile kazanmışlardı.
2018'de So Ji Sub ile So Ye Jin'in yeni filmi Be With You'ya konuk oyuncu olarak katılan ünlü aktör,bu sene uzun bir süre dinlendi ve yeni dizisi Why Secretary Kim ile ekranlara geri döndü.
2017'de birçok ödülü silip süpürmüştü Park Seo Joon.Mükemmel Erkek Oyuncu Ödülü (Fight For My Way - KBS Drama Ödülleri),Muhteşemlik Ödülü (Asia Artist Awards),En İyi Yıldız Ödülü (Asia Artist Awards) aldığı ödüllerden sadece birkaçı.
Park Min Young'un son draması Queen for Seven Days'i izlemedim.Protect the Boss ile kendini ön plana çıkaran Yeon Woo Jin ile başrolü paylaşmıştı bu dizide.
Park Min Young'u severim.Güzel hatun.Sevmediğim tek şeyi burnudur.Fazla yapmacık duruyor.
Aradan kaç yıl geçmesine rağmen Park Min Young'u en çok Ji Chang Wook ile yakıştırırım hala.Bakalım bu diziden sonra fikrim değişecek mi?
Diğer oyuncular ise 2PM'den Chansung,
ve Two World'den hatırladığımız Lee Tae Hwan.
Dizinin Konusu:Park Seo Joon bir şirketin başkan yardımcısı,Park Min Young ise onun sekreteri rolünde oynayacak.Park Min Young işini en iyi şekilde yapan bir sekreter ve çalışandır.Park Seo Joon ise narsist kişiliğe sahip bir karakterdir.Dizi bu ikisinin aşkını konu alacaktır.
Lee Tae Hwan'ı Park Seo Joon'un abisi rolünde göreceğiz.Kitapları çok satan ünlü bir yazarı oynayacak olan Lee Tae Hwan Park Min Young'dan hoşlanacak bir diğer karakter aynı zamanda.
Chansung ise Park Seo Joon'un ailesine ait bir şirketin çalışanı olarak karşımıza çıkacak.
Karakterlerin konumları itibariyle dizi bana biraz She Was Pretty'i anımsatsa da ortaya nasıl bir şey çıkacak deli gibi merak ediyorum.
tvN'de Haziran ayı gibi yayımlanmaya başlayacak dizimize ilgi şimdiden büyük.
SM Entertainment'in uzun yıllardır korumaya aldığı tek grup olan Super Junior 8.albümleri Replay ile geri dönüş yaptı.
Albümde yer alan 'Lo Siento'ya klip çekme kararı alan grup,klibin tamamını dün yayınladı.
Grup üyelerinin bir kısmı askerden dönerken,bir kısmı da daha yeni askere gitti.Ama uzun zaman sonra Super Junior'dan beklediğimiz Mv geldi ve hayranlarını sevince boğdu.
Leslie Grace ile düet yaptıkları klipte klasik SM tarzı renkli arka planlar-kıyafetler ve yine klasik Super Junior tarzı her erkeğin asıldığı bir tane güzel kızımız var.
Lo Siento İspanyolca da 'Üzgünüm.' anlamına geliyor.Şarkının ritmi ve mv'si bakımından nerede niçin üzülüyorlar çok anlamış değilim ama neyse...
Ünlü bir isimle düet yapmak iyi hoş ama bilmiyorum;şarkıda çok büyük bir kültür ve ses tonu çatışması var.Leslie Grace'in ses tonu bizimkilere hiç gitmezken bir yandan da hem Korece hem İspanyolca hem İngilizce şarkı sözlerinin olmasını neye yormak gerekir bilemiyorum.
Ve şunu anladım ki çekik gözlü birinin yanına çekik gözlü insandan başka kimse yakışmıyor.Irkçılık gibi algılanmasın,sadece kliplerden ve dizilerden bahsediyorum.Önceden batılı bir insanı oynatmaya çok meraklılardı lakin sonradan anladılar ne kadar garip bir duruma sebebiyet verdiğini.
Heechul ile ilgili netizenlerin merak ettiği küçük bir nüans var ki o da şu:Uyumlu olmayan teaser fotoğrafı.
Diğer üyeler önceki albümü Play'in teaser fotoğraflarıyla benzer fotoğraflar yayınlarken bir tek Heechul'un fotoğrafı farklı.Bakınız:
Bence bunun iki sebebi var.Birincisi SM Super Junior'u gündemde tutmak ve haberlere başlık olmak amaçlı bunu bilinçli olarak yaptı.İkincisi Heechul'un verdiği benzer poz beğenilmedi ve bu fotoğrafın kullanılmasına karar verildi.Bence birinci ihtimal daha yüksek.
Hepsini özlemişim ama Yesung'u daha çok özlemişim.Saçları da ayrı bir yakışmış.
Dizilerden uzağım son birkaç aydır ama yakın zamanda telafi etmeye başlayacağım.
2018 dizileri içinde ilgimi en çok çeken bu ikili oldu.Hwang Jung Eum'u Ha Ji Won kadar çok severim.Nam Goong Min'i o kadar uzun zamandır izlemiyorum ki en son hangi dizide izlediğimi unuttum.
Son çektiği Beautiful Gong Shim dizisi farklı tepkiler aldı.Bir kesim diziyi çok severken diğer kesim ''Bir daha bu diziyi gözüm görmesin.'' modunda.
Hwang Jang Eum She Was Pretty ile gözümde zirveye oturduktan sonra bir daha düşmedi.Belki son dramasını izleseydim fikrim değişebilirdi,ben de Hwang Jung Eum aşkımı devam ettirmek adına izlememeyi tercih ettim.
''Jung Eum'' Hwang Jung Eum'a özel mi yoksa başından beri böyle miydi merak ediyorum.
Senarist Weightlifting Fairy Kim Bok Joo ve Heart to Heart dizilerine hayat veren Lee Jae Yoon.
Yan karakterler için Oh Yoon Ah ve Choi Tae Joon'a teklif gitti.Choi Tae Joon teklifi hala değerlendiriyor.Magazin gündemini baya meşgul etti bir ara.Park Shin Hye ile sevgili oldukları 7 Mart'ta doğrulanmıştı.Ayrıca kendisi Suspicious Partner dizisinde yan karakterlerden biriydi.
Dizinin Konusu:Artık aşkı tamamen çözdüğüne inanan bir adam ile aşkı hayatının merkezine oturtmuş bir kadın arasında geçenler anlatılacak.
Dizimiz daha taze olduğu için konusu tam açık olmasa da,beklentilerim tavan.Sadece Nam Goong Min konusunda aradayım o kadar.Dizi sektöründe uzun zamandır olmasına rağmen adam akıllı bir dizisini göremedik daha.O yüzden neler çıkacak altından,bilmiyorum.
Hwang Jung Eum hangi aktörle oynarsa oynasın bir şekilde uyum sağlayabiliyor.Bu yüzden iyi bir kimya tutturacaklarını düşünüyorum.
Dizi yılın dizisi olmaz belki ama en azından bizi eğlendirir.
Mayıs 2018'de SBS kanalında yayınlanmaya başlayacak olan dizi için çoğu kişi benim kadar merak içindedir diye umuyorum.
Siz bu ikili hakkında neler düşünüyorsunuz? Not:Konu Güney Kore Sineması'ndan alıntıdır.
Kento filmlerini hatmetmeye yemin ettim.Bu da izlediğim dördüncü filmi.
Kento'nun en berbat filmi ödülünü L.DK adlı filmine veriyorum.O kadar berbattı ki post bile yapasım gelmedi.
Saçlarının rengi çok yakışmamış mı sizce de?
Oyuncular
Kento Yamazaki
Fumi Nikaido
Filmin Konusu:Fumi Nikaido lise öğrencisidir.Arkadaşlarına erkek arkadaşıyla ilgili hikayeler anlatmaktadır.Fakat gerçekte Fumi'nin bir erkek arkadaşı yoktur.Fumi'den şüphelenmeye başlayan arkadaşları,Fumi'den erkek arkadaşının resmini göstermesini isterler.Fumi'de yoldan geçen Kento'nun resmini çekip arkadaşlarına gösterir.Lakin şöyle bir sorun vardır;Kento'da Fumi ile aynı okulda okumaktadır.Kento'ya rol yapması için yalvaran Fumi,zamanla Kento'nun sadist karakterine şahit olacaktır.
Film hakkındaki yorumlarım;
Şu ana kadar izlediğim en güzel Japon filmi diyebilirim.Konusu itibariyle değil,konusu hariç her şeyi itibariyle.
Öncelikle,tema gençlik-romantik.Bilirsiniz Japonlar bu türde bir film çekti mi aptal hareketler kaçınılmaz oluyor.Ama bu filmde öyle saçmalıkların s'si yoktu.
Genel Japon filmlerinde olduğu gibi bu filmde mangadan uyarlama.
Çekim açıları öyle hoş,müzikleri öyle güzeldi ki...
Filmi sadece izlemekle kalmıyor,Japonya'nın doğal ve estetik güzelliklerine de şahit oluyoruz.
Filmde Kobe diye bir yere gidiyorlar.Şehri o kadar çok sevdim ki şuan elimde imkan olsa uçağa atlayıp gideceğim.Yani Japonya'yı tanıtıp,gelme isteği uyandırmak için birebir bir film olmuş.
Müzikleri tümüyle yabancıydı.Neden öyle yapmışlar anlamadım ama hepsi güzeldi.
Kızımız fotoğrafta pek fotojenik görünmese de filmde çok daha tatlı.
Şu oğlanı da ergen filmlerinden kurtaramadılar bir türlü.Çeksene annem şöyle kaliteli bir şeyler.Yok,inadına böyle senaryoları kabul edip bizleri deli etmekten zevk alıyor sanki.
Bu filmle birlikte Koreliler ile Japonların çekim farklarını net bir şekilde görmüş oldum.Mesela Koreliler genelde yakın yüz çekimi tercih edip,oyuncunun kusursuzluğunu göstermek isterken Japonlar daha çok uzak çekimi tercih ediyor.Diyaloglar arasında bile bazen uzak çekim tarzı kullanılıyor.
Film klasik ergen liseli aşklarını anlatsa da,nedense izlenmeli diye düşünüyorum.Sizlere görsel bir ziyafet sunuluyor çünkü.
Japonların mütevazi olduğunu sanırdım.Gerçekten bütün okulları bu kadar gösterişli mi yoksa sadece filme özel güzel bir okul mu seçilmiş,merak ettim.
Bir dahaki Kento filmini ne zaman izlerim,söylemek güç.Gene de çoğunu bitirmeye çalışacağım.
Dünyada benzeri bir yarışma daha olmayan Show Me The Money için düşüncelerim bunlardı iki yıl önce.Rapten gerçekten haz etmiyorum.Onlarda Bobby,Mino var tamam da bizde Ceza,Sancak,Taladro gibilere mahkum kaldık bunca zaman.Hatırlar mısınız ergenliğimizin şu şarkısını?
Bu şarkılarla büyüyen bir nesle ''Neden rap sevmiyorsun?'' diye sorulmamalı kardeşim.
Eminem falan dinlerim bazen,garipsemem.Ama Türkiye'deki rap anlayışı şu;
Hiphop içini dökmek,kafandakileri sıralayabilmek için müthiş bir araç aslında.Biraz aykırılık biraz isyan.Ama her şeyde olduğu gibi bunda da üslup işin %90'nını oluşturuyor.
Tamam,rap kültürü Amerika'dan yayıldı.Herkes onlardan öğrendi ve ister istemez taklit yollu oldu bunlar.Altın kolyeler,düşük belli pantolonlar vs. İşin önemli kısmı bunu özgünlükle yoğurup kendi kültürüne ters düşmeyecek şekilde insanlara ulaştırabilmekti.Bu konuda biraz geride kaldığımızı düşünüyorum.
Show Me The Money ile hiphop'u sevdikten sonra Türkçe rap'e göz attım biraz.Düzelmeler var bence.Dizilerde bile rap şarkılar duyar olduk zaten.Kalite gittikçe yükselmeye başladı.En bilinenlerden bir tanesi;
Hiphop'un kalitede tavana ulaştığı bir yer var ki o da K-Hiphop.Sırf Güney Kore'yi sevdiğim için söylemiyorum bunu.Gerçekten adamlar bir işe el attı mı onu tepeye yükseltmeden vazgeçmiyorlar.
Genel olarak hiphop'a önyargılı olduğumdan K-Hiphop'ta dinlemezdim.Hyuna,CL,Mino dinliyoruz ama popülerliklerinin getirisinden dolayı.Rapi sevdiğimizden değil.
Belki Jay Park.Onun da bir iki şarkısı.
Şimdi size hiphop sevdirme zamanı!
SMTM 3 kazananı İkon'dan Bobby.Gerçi çıkış yapmamıştı o zamanlar.Who is Next:Win taze bitmişti.Herkesin ağzında Winner grubu dolaşıyordu.
Belki duymuşsunuzdur,ünlü rapper Iron'da bu programla birlikte üne kavuştu.En sevdiğim feat Iron şarkılarını buraya koyayım da dinlemeden geçmeyin :)
İlk iki sezonda büyük ilgi toplayan yarışmaya,üçüncü sezonda katılımcı sayısı tavan yapmıştı.Underground rapperlar ya da çok bilinen ama modası geçen sunbae rapperlar bile gelmişti.
Hiçkimse bir çaylağın kazanan olacağını tahmin edememişti.Ama SMTM nedir?İmkansızların gerçekleştiği yerdir. (yarışmanın klasik lafı arkadaşlar,çok takılmayın)
Ve o çaylak sahnede Bounce isimli mükemmel bir performans sergiledi.
Ben Bobby'i bu sahne şovunu izleyerek tanıdım.Sanmıştım ki böyle GD gibi ünlü biri ama ben bilmiyorum herhalde.Kim bunu izledikten sonra bir çaylağı izlediğini düşünebilir ki?
Jürilerimize gelecek olursak...
SAN E & SWİNGS TAKIMI
San E'ye The Unit'ten beri hayranım.Çok pozitif,güler yüzlü ve gerçekten yetenekli bir rapper.Konuşmasını da iyi biliyor :P Jae Suk'tan çok San E'yi arıyor artık yapımcılar.
Swings hakkında söyleyeceklerimi SMTM 5 yazıma saklıyorum.
DOK2 & THE QUİETT TAKIMI
Tiplere bakınca sen de dedin eminim ''Bunlar ne böyle ya?'' diye.Hepimiz hemfikiriz canım benim.
Hiphop dünyasının babalarındanmış da haberimiz yokmuş tabii.Öğrenince önümüzü falan ilikledik,bilgisayarın önünde 90 derece eğildik.
Böyle sert görünümlü adamların altından öyle minnoş şeyler çıkıyor ki şaşırıyorsunuz.Gülmekten kendinize gelemiyorsunuz birkaç dakika.
YDG TAKIMI
Programın aykırı sunbaesi.
Takımındaki Iron'a yardım mı etti önüne taş mı koydu anlayamadık başta.Ama şuan dinlediğimiz bir Iron varsa YDG sayesindedir.
Denemek istediği farklı stratejilerle önünü kapatsa da akıllara bir şekilde kazınmayı yine başarıyor.
Masta Wu hakkında konuşmak bile istemiyorum.
$
Bobby ile birlikte B.I'da katılmıştı.İlk hatası kendi şirketinin takımına gitmek oldu.İkinci hatası sahnede çocuk gibi underground bir rappera diss atmak oldu.Üçüncü hatası da (ve en önemlisi) sürekli şarkı sözlerini unutup performansını batırmaktı.
Bir yanda sahneyi kasıp kavuran,yıkıp geçiren Vasco;diğer yanda hatalar üstüne hata yapan Hanbin.Çaylaktı,kabul.Ama Bobby'de çaylaktı.O yüzden beklentimin altında kaldı.
Iron'un buradan çıktığını bilmiyordum.Görünce büyük bir şaşkınlık yaşadım.Her performansta daha da yükselen Iron,ne kadar çalışkan olduğunu bizlere ispatladı.Tek hatası ise finalde sergilemesi gereken performansı yarı finalde sergilemesi oldu.En iyiyi sona bıraksaydı kesinlikle kazanırdı.Şuan ki durumu pek parlak olmasa da,olanlarla yetineceğiz artık.
Şunu söylemekte fayda var: Ben önce Show Me The Money 4'ü izledim.Mino için başladığım sezonun sonunda Mino hariç herkesi destekler olmuştum.Herkes o kadar iyiydi çünkü.(Mino'dan biraz uzak kalmamın sebebi ise Blacknut idi.)
O yüzden sizlere 'Bu sezonla başlayın.' gibi bir tavsiyede bulunamam.Sezon 4'te Mino,Zico ve Jay Park gibi tanıdık isimler var.O yüzden çabuk alışıyorsunuz.Alışınca da başından kalkamıyorsunuz.
Bunun yanında ilginç bilgiler de öğreniyorsunuz tabii.Mesela Goblin'in meşhur ost'u Beautiful Life'i seslendiren kişinin (Crush) aslında büyük bir rapper olduğunu öğrenmek gibi.
Tavsiyem önce 4.sezonu izlemeniz.Zaten en popüler sezon 4.sezon.Ondan sonra mutlaka ama mutlaka 3.sezonu izleyin.
Rapperlardan biraz söz açmak gerekirse;
Bobby,iyiydi,hoştu ama çaylaktı işte.Çaylak olduğunu çok belli etti bazı zamanlar.Bobby hakkındaki tek kesin düşüncem şudur:Eğer Diss Savaşları sonraki sezon değil de bu sezonda başlasaydı,o zaman Bobby yüzde yüz elenirdi.Çünkü adı üstünde çaylak.Kapışma anında yüz ifadelerini kontrol edemeyecekti,hemen morali bozulacaktı.Moral bozukluğu belki rapine de yansıyacaktı.Gene de sezonun en iyisi gerçekten Bobby'di.
Şu da var ki,iyi ki 3.sezonda katılmış.Sonraki sezonlar katılsaydı o kadar yetenekli rapçinin içinden sağ çıkamazdı.Buna ilk elemelerde dahil.
Vasco'nun kendine özgü rap-rock karışımı tarzını sevmedim.Rap programındasın ve rapten çok rock yapıyorsun.Rock olmadan sadece rap sergilediği bir performansı vardı ki mükemmel ötesiydi.Keşke hep öyle yapsaydı.
Iron'un diğer rapperların aksine kendi başına birçok şeyi organize etmesi hepimizin gönlünde taht kurdu.Düşünüyorum da diğer rapperlar aynı muameleyi görseydi,bu kadar metanetli olabilir miydi?
İdol rapperlara diss atan freestyle yer altı rapçisi Olltii.Popüler olmaması onu seyirci kurbanı yaptı.Potansiyeli çok fazlaydı ve şans verilse ileride daha iyi sahneler sergileyebilirdi.Elendiğinde üzüldüğüm tek yarışmacıydı.
Ve en iyiyi sona sakladım:CJAMM!Cjamm rapper gibi rapperdı.Stili,sahneye hakim oluşu,seyircileri kontrol altına alışı...Her şeyiyle harikaydı.Tek bir yanlışı oldu o da kendi şirketinin başkanı olan takıma gitmekti.Hadi onu anlarım,gitmek istemek çok doğal bir reaksiyon.Asıl antipatiyi yaratan şirket başkanının (gizemi korumak adına isim vermek istemiyorum) kendi şirketindeki rapperlarla diğer rapperlara gösterdiği ilginin bir olmamasıydı.Bu da zamanında çokça tartışmaya yol açmıştı.
Benden bu kadar.Umarım yazımı okuduktan sonra Show Me The Money'e biraz daha ılımlı yaklaşırsınız.Show Me The Money 4 ve 5.sezon yazılarımda yakında sizlerle birlikte olacak.Beklemede kalın.
Keyifli seyirler... Dip not:Show Me The Money severlere müjde!6.sezon 9.bölüme kadar K-Pop'çe isimli blogda çevrilmiştir.Yeppuda'da bulamayıp üzülenlere duyurulur.
Duymayan kalmamıştır ama düşüncelerimi dile getirmek için yazıyorum bu postu.
Kanal 7'de Jisung'un dizileri Kill Me Heal Me ve Secret Love yayınlanmaya başlayacak.Hint dizileriyle büyük bir genç kitleyi kaybettiğini anlayan Kanal 7'nin yeni stratejisi Kore dizileri oldu.
Koreseverler tarafından da sürekli isteniyordu zaten.Sanırım Koreantürk yetkililerinden biriyle iletişime geçmişler fikrini almak için.Neden Yeppuda değil de Koreantürk,merak ediyorum. (Çünkü o bir forum sitesi diyenleri pıçaklarım)
Altyazılı olmayacak haliyle.Yapacakları dublaj Boys Over Flowers fiyaskosuyla eş değer olacak,iddia ediyorum.Başta büyük ilgiyle karşılanacak lakin sonunda yine bizim analarımız teyzelerimiz izlemeye devam edecek.
Bir Amerikan dizisinde Türkçe dublaj o kadar aykırı durmuyor -ki genelde altyazılı izlemeyi tercih ederim- ama konu Asya dizileri olunca iş değişiyor.
Artık öyle saçma diziler çıkarır oldular ki,televizyonun içine girip oyuncuları tokatlayasım geliyor.Bir işin suyu çıkarılır da bu kadar çıkarılmaz arkadaş.Kalite yerin dibinde.Bulamıyoruz artık.
Dizi seçimlerine gelecek olursak;işlerini riske atmak istememişler diyebilirim.Kore'de en çok reyting alıp beğenilen dizileri koymaları saçma değil ama çok daha iyilerinin olduğunu düşünüyorum.
Secret Love entrika dizisi bilmem ne...sevilme ihtimali yüksek ama Kill Me Heal Me çok seviledebilir,tepkiler çok ters tepedebilir.Çünkü bildiğiniz üzere Park Seo Joon Hwang Jang Eum'a tek taraflı bir aşk besliyor.Ne kadar öz olmasalar da ''Bu nasıl iş ya,insan kardeşine aşık olur mu hiç?'' diyen teyzeler eminim ki olacaktır.
Ya da bakacaklar dizi çok kaliteli,umursamayacaklar bile.Gene de oynadıkları kumar büyük.
İstemediğim tek bir şey var:soyadlarını telaffuz ederken sonda söylemeleri.Eğer böyle bir şey olursa gözümüzde eksilere inecekleri kesin.
Siz Kanal 7'nin yayınlayacağı Kore dizileri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Son bir haftamı sadece Simon D videolarını izleyerek geçirdiğimi düşünürsek,artık bir Simon D hayranı olduğumu düşünüyorum.
Düşünmüyorum,kesinlikle öyleyim.
Peki kimdir bu Simon D?
Güney Koreliler iyi bilir ama K-Pop'ı (ya da K-Hiphop'ı) yurtdışından takip eden bizlerin pek bilmediği biri Simon Dominic.
Ünlü bir rapper olan Simon Dominic aynı zamanda AOMG'nin CEO'su.Jay Park ile birlikte AOMG'yi yönetiyor.
Soldan sağa; Loco,Gray,Simon D,Jay Park
Simon Dominic ile tanışmam Show me the Money 5 sayesinde oldu.Sırf Zion T. için başladığım programda,Simon D gibi müthiş birini tanımış oldum.Ve çok mutluyum!
Zion T. - Simon D - Gray
Bu program dışında başka bir yerde denk gelsem seveceğimi düşünmüyorum çünkü rapten hoşlandığım pek söylenemez(di).
Birine kolay kolay fangirl'lük derecesinde takmam.Ergence bulurum,yapanları da eleştiririm acımadan. (fangirl oldu) G-Dragon'a düşkünlüğüm bile bu kadar değilken,nasıl oldu da bu ahjusshi'ye hayran oluverdim birden?Ben de anlayabilmiş değilim.
Birinden etkilenmek için illa da yakışıklı,boylu poslu olacak demiyorum..Benim için ilk kriter düzgün dili ve ses tonu.Eğer bunlar iyiyse,geri kalan hiçbir şeyin önemi kalmıyor. (damat adaylarına duyurulur)
Simon D'nin öyle bir ses tonu ve konuşma şekli var ki,o konuşurken ağzınız açık ekranı seyrediyorsunuz.Bakışlarını tanımlayacak tek bir sözüm yok zaten.
Busanlı olduğundan mı bilmiyorum Seul aksanıyla birlikte konuşmasını harmanlayınca ortaya müthiş seksilikte bir şey çıkıyor.
Tek beğendiğim yönü bu mu?Tabii ki değil.
İnsanları yönetme ve kontrol altına alma becerileri üst seviyede.Kibir gibi değil,daha farklı.Adam ortasını bulmuş bir şekilde.
Jay Park ile Simon D'yi yan yana koyuyorum,Jay Park yanında çocuk gibi kalıyor.Yetenek manasında değil.Duruşu,oturuşu,hal ve hareketleri,tavırları,bakışları...Kısaca önem verdiğim her şey bu adamda vücut bulmuş gibi.
Bence yönetme işinin %80'ini Simon D üstleniyor :) Jay Park sürekli albüm ve single çıkarıyor,promosyonlar yapıyor;bütün angarya benim zavallı Ssam D'ciğime kalıyor. (uyarı:bu bir şakadır,ciddiye almayınız)
Zavallı mı?Allah çarpar valla.
Neyse,girizgah fazla uzun oldu.Biraz da Simon Dominic hakkında ne var ne yok onları öğrenelim.
Gerçek adı Jung Ki Seok olan Simon Dominic 9 Mart 1984'de doğdu.Yani 34 yaşında ve burcu Balık.
Simon ismi Cezalandırıcı (Demolition Man) adlı filmde Wesley Snipes'in canlandırdığı Simon Phoenix'ten geliyor.Dominic ise vaftiz adı.
Kariyerine yer altı hiphop sahnesi K-Outa'da başladı.
2009 yılında başka bir rapper E-Sens ile Supreme Team grubunu kurdu.Grup aktifken birçok ödül kazandı.Mnet Asya Müzik Ödülleri ve Golden Müzik Ödülleri'nde En İyi Yeni Erkek Grubu gibi üst düzey bir ödüle layık görüldüler.
2013'te E-Sens'in kariyerine solo bir şekilde devam etmek istemesiyle grup dağıldı.Simon D grubun dağılmasından sonra çok kötü zamanlar geçirdi.
Supreme Team grubu Amoeba Culture'e bağlı bir gruptu.Simon Dominic'te bu şirketin bir sanatçısıydı haliyle.Grup dağıldıktan sonra Jay Park'ın yöneticisi olduğu AOMG'ye geldi ve ikinci CEO olarak kariyerine burada devam etmeye başladı.
Simon Dominic Amoeba Culture'den nefret ediyor.Şarkılarında olsun,tv şovlarında olsun her zaman bir şekilde laf sokmaya çalışıyor.Adama ne yaptılarsa artık.
Amoeba Culture Dynamic Duo tarafından kurulan bir şirket.Dynamic Duo Kore'nin en ünlü hiphop gruplarından bir tanesi.Simon D Show me the Money 5'te jüriyken Show me the Money 6'da Dynamic Duo jüri gruplarından biriydi.Aynı sezonda jürilik yapsalar kan çıkardı herhalde.
2015 yılına kadar uzun bir ara veren Simon Dominic,2015 yılında Won & Only mini albümüyle geri döndü.Çıkardığı bu albüm,bugüne kadar çıkardığı albümlerden daha büyük bir başarı yakaladı.
'Simon Dominic' isimli şarkısı üç gün içinde listelerde all-kil yaptı ve bir haftada Gaon'un dijtal grafiklerinde 2.sıraya kadar yükseldi.
2016 yılında Show me the Money'a jüri olarak katılınca popülaritesi tavan yaptı.En güncel olduğu zamanı bu yıldı.
Popülaritesini destekleyen en büyük şey tükürdüğünü yalaması oldu sanırım.''Show me the Money'e asla katılmam.'' dedikten sonra katılması ve yarışmacılar tarafından kötü bir imajla mimlendikten sonra sevgi dolu gösterilerle yeniden kendine bağlaması,en güzel stratejilerden biriydi.Doğru veya yanlış olması tartışılır tabii.
Kavgalı olduğu rapperlardan biri de Swings.Her şey Swings'in Simon D'ye diss atmasıyla başlıyor ve sonra olaylar olaylar.Simon D verdiği bir röportajda ''O zamanlar toyduk,öfkeliydik ama şimdi daha adam akıllı düşünebiliyoruz.'' dedi.Kısaca aramız iyi demeye çalıştı.Dedi,ama bizler yuttuk mu?No no.
Birazda aşk hayatına girmek gerekirse...Lady Jane ile kaç yıllık sevgiliydiler bilmiyorum ama 2-3 yıl önce ayrıldılar.Ayrılıktan sonra uzun bir süre medyanın dilinden düşmediler ama herkes gibi bu ikili de zamanla unutuldu gitti.
Bakışlara gel!
Birlikte seslendirdikleri 6.30 isimli şarkılarını ben çok beğendim.Daha çok Simon D'nin rapini ve sesini sevdim ama olsun.
2016 yılından sonra Simon D bir gitti pir gitti.Ortalarda hiç görünmedi doğru düzgün.Albümde çıkarmadı,tv şovlarına da katılmadı.Güncel olduğu tek konu AOMG konserleri oldu.
Ne zaman oldu bilmiyorum,Instagram'dan bütün gönderilerini de kaldırdı ve adamı iyice mumla arar olduk.Birisi Simon D ile fotoğraf paylaşır ya da snap atarsa,anca öyle görüyoruz.Bilinmez bir sessizliğe gömüldü tatlı veledim nedense.
Saçlarını sarıya boyattığı zamandan bir kare
Ama güzel bir haberim var.Gray (AOMG rapperlarından biri) kısa süre önce bir konserinde şu açıklamayı yaptı: ''Simon hyung şu aralar albüm hazırlığıyla çok meşgul.Hayranlarından uzak kaldığı için üzülse de yakın zamanda onu sahnelerde görebileceğiz.''
Umarım kısa zamanda geri döner sunbae Simon D.Özletti kendini.
Sildiği Instagram gönderilerinden birkaçı;
2018 yılından;
Bu kız kim bilmiyorum ama içimde hiç hoş duygular oluşmadı -_-