12 Eylül 2018 Çarşamba

Ne Yaptın Arkadaş?Öldün mü Kaldın mı?


Eski yayınlarımın tıklanmasıyla hayatta kaldığım bu günlerde ne yapıyorum hemen anlatayım (biliyorum deli gibi merak ediyorsunuz,biliyorum evet).

Telefonumu bayramın ilk günü (sabahı) kırma başarısı gösterdim.Ondan önce elimde bilgisayarım yoktu (bir şekilde bir şeyler oldu işte).Ha hiç mi bir yerden bilgisayar bulup yazamadın diyenler olacaktır.Evet vardı ama bütün dizi yorumların repliklerin dakikaları vs. kısaca her şey telefondaydı.Bloga ne yazacağım konulu şeylerde tabii.

Baya saçımı başımı yoldum.En az beş dizinin yorumu vardı,repliği vardı.

Kullandığım telefon İphone'du.İphone buluta da gitmedi hiçbir şey çünkü benden önce babam kullanmış ve kendi icloud hesabını girmeye çalışırken yanlış girmiş.Değiştirmeye çalışsan da değiştiremiyorsun.Yani ne bana yar oldu ne babama.

Ekran kırıldı sadece.O yüzden içindeki fotoğrafları aktarabileceğim flash benzeri bir yere.Ama içindeki dizilerime ve yazdığım küçük çaplı birkaç hikayeye kıyamadım o yüzden ekranı yaptırmaya karar verdim.

Bahane sunmaktan nefret eder,karşıdaki adamı oyalamaktan hiç haz etmem.Ama elimdeki bu bahane baya güçlü bir bahane arkadaşlar.Beni de aşan bir bahane.

Sevgili Nabrut'a blog yazısı yazacaktım.Yazdım sildim yazdım sildim.Aklımda birçok konu vardı lakin hangisi hakkında yazarsam yazayım olmadı.Ki tam başka konular bulmuşken telefon kırıldı.

Yorum atan arkadaşlarıma geç cevap verdim bunun için çok çok üzgünüm.Bana yapılmasından nefret ettiğim şeyi ben de gittim başkalarına yaptım o yüzden daha da üzgünüm.

Allah razı olsun hiç yayın girmediğim bu ara yorumlarıyla beni sevindirenler oldu.Ben aynı şekilde karşılık veremedim ama...

Ben de bloga başlamadan önce yorum atmaktan çekinen tiplerdendim.Benim yorumum olsa ne olmasa ne derdim.Gereksiz gelirdi.

Ama bir şeyler yazdıkça ve o yazdıklarıma yorumlar geldikçe kendimi işe yarar biri gibi hissetmeye başladım.Okuyan kişi bana zamanından ayırıp birkaç şey yazıyordu.Bu benim için çok özel bir şeydi.

Bu bütün bloggerlar için çok özel bir şey canlarım.Siz benim yorumumu okusa ne okumasa ne diye düşünseniz de aslında çok özel dile getirdiğiniz düşünceleriniz.Her atılan yorumun mutluluğu bir blogger için tarifi imkansız bir şeydir.

Ve bu en çok bloggerlar için geçerli.Çünkü burası yazdıklarınla hayat bulduğun bir mecra ve sen de okuyan kişiden kelimelerle içinden geçeni yazmasını istiyorsun.

Bunu da araya sıkıştırayım dedim.''Benim yorumum olsa ne olmasa ne.'' diye düşünmeyin.Ben sizin yorumlarınızla hayat buluyorum.

Yeppudaa kapatılmış.Çok üzüldüm duyduğumda.Ben çoğu zaman oradan izlerdim dizilerimi,filmlerimi,yarışma programlarımı.Running Man'i ilk Yeppuda ile keşfetmiştim örneğin.

Çeviri kalitesinden memnun olduğum bir siteydi aynı zamanda.Kökleşmiş bazı sitelerde var lakin kalitesini pek yeterli bulduğum söylenemez.

O da ayrı  bir ironi.Yıllardır çevirmenlik yapan bir siteden gittikçe yükselen bir kalite beklersin ama cık.Yerinde saymaya devam ediyor hala.

Neyse kimseye b*k atmaya gelmedim buraya.

Ama el mecbur izleyeceğiz bir yerlerden.Online Dizi güzel site.Yeppuda'nın eski çevirmenleriyle işbirliği yapmışlar o yüzden çeviriler de iyi.Yani bir kısmının.

Çoğu diyemem çünkü bazı önemli dizileri gelip çaylak çevirmenlerin eline emanet ettikleri de oluyor ve dizinin bütün tadı kaçıyor.Halbuki aynı siteden Amerikan dizisi izlemiştim ve çevirisi muazzamdı.Sanırım Kore dizilerini önemsemiyorlar pek.

Thirty but Seventeen'e başladım üç gün önce.2 günde 12 bölümü hatmettim ve bayıldım.Deli gibi gülerek,sevinerek izledim her sahneyi.Yang Se Jong'u izlemek bana ayrı bir keyif veriyor.Onun da mayhoşluğu var üzerimde.

Dizinin bir an önce tamamlanmasını istiyorum.12.bölüme kadar geldi daha,gerisi yok.Online dizi izleyenlere mutlaka ama mutlaka tavsiyemdir.

Şu duruma üzüldüm sadece.Dizi 20 bölümmüş.Ben 16 bölüm sanmıştım halbuki.Öyle olsaydı tadından yenmeyecekti.

Konuların sindirerek ilerlemesinden anlamalıydım aslında ama nasıl olduysa fark edemedim.Başrol çiftinin tatlişliğinden kaynaklansa gerek.

Bu kadar bebeklerim.Biliyorum hepiniz beni merakla bekliyor,ne zaman yazı yazacak diye gün sayıyorsunuz.Evet evet inkar etmeyin.

Azıcık sabır diyorum :)

Dipnot:''Sen kimsin de sana sabredeceğiz,yazarsan yaz yazmazsan yazma'' diyenlere iki çift lafım var:Çok haklısınız.

2 yorum: